-
1 marquer
Iv t1 signaler işaretlemek3 impressionner iz bırakmak◊Cet incident l'a marqué. — Bu olay kendisinde izler bıraktı.
◊Il a marqué son époque. — Çağında iz bıraktı.
4 işaret etmek◊Ma montre marque dix heures. — Saatim on'u işaret ediyor.
5 exprimer göstermek6 gagner başarmakIIv i1 tacher iz bırakmak2 fig impressionner bir anı bırakmak
См. также в других словарях:
mucize — is., din b., Ar. muˁcize 1) Peygamberlerin kendilerine inanmayan insanlara peygamberliklerini ispat etmek amacıyla Allah ın iznine bağlı olarak gösterdikleri olağanüstü olaylar, hâller, tansık 2) İnsanları hayran bırakan, tabiatüstü sayılan olay… … Çağatay Osmanlı Sözlük